1xbetm.info hipas.info wiibet.com mariobet giriş restbetcdn.com

içerik yükleniyor...Yüklenme süresi bağlantı hızınıza bağlıdır!

MALAZGİRT ZAFERİ

 

ŞAİR ve düşünür Yahya Kemal, Malazgirt Zaferi’ni “vatanımızın temeli olan bir muzafferiyet” olarak tanımlamıştı.

“Kudsiyetinin hududu olmayan bir hadise” diyerek nitelemişti.

Gerçekten vatanımızın temellerinin 1071’de atılması da, sekiz buçuk asır sonra 1922’de kurtulması da “26 Ağustos” tarihine tesadüf etmişti.

Aradaki dokuz asır bizi yoğurdu, pişirdi, bugün var etti.

 

SULTAN ALP ARSLAN

Büyük kumandan ve devlet adamı Sultan Alp Arslan Malazgirt’ten önce Halep’teydi. Bizans İmparatoru Romen Diogen’in İran’a girmek üzere 200 bin kişilik orduyla yürüdüğünü öğrenince Anadolu’ya yöneldi.

Bugün emsalsiz Selçuklu anıt mezarlarını barındıran Ahlat’a geldi.

İki ordu Malazgirt Ovası’nda karşılaştı.

Sadece Türk tarihçiler değil, Runciman ve Claude Cahen gibi uzman Batılı tarihçiler de belirtir. Bizans ordusunda, o çağın imparatorluk orduları gibi, her kavimden toplanmış askerler vardı. Türkçe konuşan ve Şaman inancına mensup Uz (Oğuz) ve Peçenek süvarileri de bulunuyordu.

Alp Arslan’ın ordusunun gövdesi 40 bin civarında “güzide Türk atlısı”ndan oluşuyordu. 

“Ayrıca on bin kadar da gönüllü katılmıştı. Bu gönüllülerin bir kısmı Sultan’ın geçtiği Mervan Oğulları (Diyarbekir) arazisinden katılan muhtelif Kürt kabileleriydi.”

Savaş başlayınca Bizans ordusundaki Şaman Oğuzlar ve Peçenekler Selçuklu tarafına geçtiler. Önceden özel ulaklar göndererek bunu Alp Arslan’a bildirmişlerdi.

 

BU MİLLET İMKANSIZ KELİMESİNİN ÜZERİNDE DEVLET KURDU

Malazgirt 26 Ağustos 1071, bir etnik kimliğin zaferi değildir. 

Malazgirt; Türk ve Kürtlerin ilk buluştuğu yerdir. 

Malazgirt; Bin yıllık Türk ve Kürt Halklarının Kardeşliğinin adıdır.

Malazgirt; Selçuklu Türkleri, Mervani Kürtleridir. 

Malazgirt; Bir tarihçinin ifadesiyle Türk aklı, Kürt'ün gücü ve Arap duasıyla kazanılmış, İSLAM'ın ZAFERİDİR.

Tarihe hamasetle ya da nefretle bakmak onun akışını anlamaktan bizi uzaklaştırır. Tarih, şuuruna varılması gereken bir yoğrulma, bir oluşma sürecidir. Türk milletinin bu topraklarda bin yıllık yoğrulma, oluşma tarihinin temelinde Malazgit vardır.

Anadolu’ya yeni bir medeniyetin inşa edildiği, bu zaferin günümüze köklü ve zengin bir kültürün oluşmasına vesile olmuştur.

Anadolu’nun kapılarının açılmasını sağlayan bu kutlu zaferin bir dönüm noktası olduğunu Malazgirt Zaferi’nin sadece Türk tarihinin değil dünya tarihinin akışını değiştirmiştir. 

Büyük Komutan Sultan Alparslan’ın askeri dehası ile kazanılan zaferin kardeşlik ruhu ile başarıya ulaşmıştır.

Malazgirt zaferi gök kubbe altında ahitleşen iki kardeş toplumun kıyamete kadar sürecek birlikteliğinin sembolüdür. 

Gücünü maneviyatından alan milletimiz, tarih boyunca eşsiz zaferler kazanarak, Anadolu’nun Türkiye halklarından başka bir millette vatan olmayacağını sayısız kez ispat etmiştir. Malazgirt zaferi ve sonrasında yaşananlar bunun göstergesidir. 

Bu büyük medeniyet birikiminin mirasçıları olarak, bütün bereketiyle bize kucak açan bu topraklarda, barış ve kardeşliği yükseltmeye, birlik ve beraberliğimizi korumaya, huzur ve güven içerisinde yaşamaya devam edeceğiz.

Kazanılan bu büyük zaferle, bin yıla yakın bir süredir yaşadığımız bu topraklar, birlik ve kardeşliğimizin merkezine dönmüştür. 

Dünya durdukça yaşamak istediğimiz Anadolu’da, millet olarak barış içinde, birlikte yaşamak en büyük dileğimizdir. 

Geleceğimize duyduğumuz güvenin teminatı, geçmişimizdir. Amacımız, geçmişimizden aldığımız ilhamla, dünya ülkeleri arasında varlığımızı onurlu bir şekilde devam ettirmektir. 

Tarih boyunca dört nala zaferler ile şahlanan ve bu topraklarda Malazgirt ile başlayan Devlet geleneğimizin ve islamın Son Kalesi; Türkiye Cumhuriyet'idir. 

Üzerinde şeref ve haysiyet İle yaşamaktan ve tadına doyulmaz havasını aşk iIe teneffüs etmekten sonsuz onur duyduğumuz bu cennet vatan bizim vatanımızdır...! Biz bu Vatanda kiracı yada misafir değiliz..! "Ev sahibiyiz..!

Geçmişimizdeki birlik, beraberlik ve dayanışma ruhunun hep daim olması dileği ile Malazgirt Zaferi’nin 950. yıldönümünü kutluyorum. Büyük komutan Sultan Alparslan’ı ve aziz şehitlerimizi rahmetle anıyorum. Mekanları cennet olsun.

Ay yıldızlı bayrağı yüreğinde taşıyan tüm vatansever kardeşlerimize en kalbî duygularımla selâm saygı ve sevgilerimi iletiyorum... Dilerim 84 milyonun şanlı Malazgirt’i siyasi propaganda malzemesi yapılmaz.

 

Kalın sağlıcakla...

Mirza KAYĞAŞ

YAZARIN DİĞER YAZILARI