Nurcan KONGUR / YeniMedyaGazetesi Sahibi |Gazeteci|Yazar|Şair

Hdp Diyarbakır il Başkanlığı önünde Hacire Annenin evladına kavuşmak için beklemesi ile başlayan, adeta çığ gibi büyüyerek bugünlere kadar gelen acıyla, ümitle, hasretle bekleyişin vuku bulduğu gözyaşıyla dolu bir bekleyiș.. 

Her bir Annenin hayat hikayesi farklı olsa da acıları tek.. Yürekleri yakan Evlad acısı.. 

Hacire Annenin bir oğlu Kandil'de öldürülmüştü. Diğer oğlunu teröre kurban vermemek için 21 Ağustos'ta oturma eylemini başlatmış ve dört gün sonra evladına kavuşmuştu.. 

Hacire annnenin açtığı umut kapısında onlarca anne evladına kavuşma hayalini kuruyor. Beyin kanseriyle mücadele etmiş, kafatasının yarısı olmayan anne Ayşegül Biçer büyük bir kararlılıkla, 17 Kasım 2018 de 17 yaşında kaybolan Muhammed Mustafa'sını bekliyor. Başka başka İllerden gelen annelerde çocuklarını teröre kurban vermemek için bekleyişlerini sürdüreceklerini dünyaya haykırıyorlar.. 

1.3.5.10.50....belki de sayıları 100 leri geçecek acılı anneler evlatlarının kendilerine teslim edilmesi için nöbet tutmaya devam ediyorlar. Görünen o ki evlatlarına kavuşuncaya kadar da nöbetlerine devam edecekler.. Ve bu annelerin sayıları katlanarak çoğalacak. 

Dünya üzerinde ancak bir anne, en değerli varlığı olan evladını kötülüklere karşı gözünü kırpmadan korumaya çalışır. Terör gerçeğine dur diyebilecek olanlarda yine anneler olacaklar. 

Bir annenin evlad acısını kim anlayabilir ki? Tabiki Anneler.. Ve tabiki Anne olsun olmasın tüm kadınlar anlayabilir.. Kadınlarımız Diyarbakır'a destek vermelidirler. Her geçen gün desteğin büyümesi de çok memnun edici. 

Tüm Şehit Annelerimiz ve beraberindeki Aileleride, akan kanın durması için bu bekleyişe destek vererek dur demeliler.. 

Kadınsa Onlarda birer kadın.. 

Anne ise Onlarda birer anne.. 

Evlad ise Onlarda birer evlad.. 

Türkiye 'de öncelikle Kadın, Çocuk ve Gençlik Sivil Toplum Kuruluşları olmak üzere Ekonomi, Kültür, Bilim, Eğitim, Çevrecilik vs. çeşitli alanlarda faaliyet gösteren tüm Sivil Toplum Örgütlerinin de Diyarbakır Annelerine destek vermesi gereklidir.

İș dünyamızın değerli mensuplarıda bu oturma eylemine destek vermeliler. O çocukları hayata kazandıracak istihdam ve eğitim desteğinin sözünü vermeli ve bu sözlerinin sonuna kadar arkasında durmalıdırlar. 

Annelerimizin, Akademisyenlerimizin, Sanatçılarımızın, Bilim İnsanlarımızın, Öğretmenlerimizin ve ve ve Milletimizin desteği çok önemli.. Ve tüm vatandaşlarımızda bu eyleme destek vermelidir. Nereden? hangi İlden geldikleri, hangi dili konuştuklarından ziyade, orada hasret ve umutla evlatlarını bekleyen Annelerin var olduğu gerçeği önemlidir. 

Devletimiz maddi ve manevi açıdan bakıldığında, Pkk nın Bölge insanına ve ülkemize verdiği zararın giderilmesi için Sosyal, Kültürel ve Ekonomik alanda özellikle doğu ve güneydoğuda çözümler üretmelidir. 

Diyarbakır Annelerinin oturma eylemi bir dönüm noktasıdır ve ciddi manada terörü bitirebilir. Ülke insanımızın tamamının elini taşın altına koyması gerekmektedir. Ancak topyekün bir seferberlikle terörle mücadele edebilir ve sonuca ulaşabiliriz. 

Bu topraklardaki her Anne bir şehit Annesi ve her Anne bir Hacire Annedir..

Bu topraklardaki her çocuk, ister Türk ister Kürt olsun, hiç farketmez hepsi bizim evladımızdır. Nerede hangi koşulda doğmuş ve yaşıyor olursa olsun her çocuk Anne babasının en kıymetlisidir. Ve insan diğer mahlukatın dışında en zor büyüyen ve büyütülen varlıktır. Aileler evlatlarını ne zorluklar ne hayallerle büyütüyor değil mi?. Hiç birini terörün acı gerçeğiyle yüzleşerek kurban etmeyelim istiyoruz. 

Terörün ülkemizin acı bir gerçeği olmaktan çıkmasını istiyoruz...

Terör bitsin diyoruz değil mi? 

İşte fırsat.. Milletçe değerlendirelim.. 

Selam ve Saygılarımla 

Nurcan KONGUR